Aydın Olmak ve Hüseyin Yurttaş


İlhan SOYTÜRK ULU ORTA
 
 


Aydın Olmak ve Hüseyin Yurttaş

İngiliz yazar Oscar Wilde: “Edebiyat hayatın öncüsüdür, onu taklit etmez, hayata istediği biçimi verir.”
Şairler, yazarlar, aydınlar edebiyatın işçileridir. Şair ve yazar enflasyonunun olduğu bir ülkede kim şair, kim yazar, kim aydın ayırmak çok zor. Bir yerlerde yazmakla, ara sıra paneller, görsel medyada boy göstermekle aydın olduğunu düşünenler olabilir.
Jean Paul Sarte , ‘Aydın’ı şöyle tanımlıyor: “Çabası hâkim sınıfça suç sayılan kimse...”
Aydın her şeyden önce kültürel birikimli olmalı, toplumun sözcüsü olabilmeli ve gerekirse bunun için bedel ödeyebilmelidir. Hayata bakışıyla olayları doğru değerlendirebilme ve büyük resmi görebilmelidir. Aydın olmayanlar, “Bizim göremediğimizi nasıl görebildi.” sorusunu sık sorarlar aydınlara. Oysa aydın olaylara, yaşanmışlıklara o soruyu soranın gözüyle bakmaz, gözlüğünü çıkarır fenerini yakar öyle bakar, değerlendirir. Dolayısıyla sizin bizim göremediğimizi görür.
Konak Belediyesi Türkan Saylan salonunda Serap Telöz ve Ferhat İşlek’in hazırladığı Hüseyin Yurttaş’ın 45. Sanat Yılı Kutlaması yapıldı. O kutlamada Yurttaş’ın yaşamını anlatan film gösterimi ve ardından Efdal Sevinçli, Ahmet Gümbaş, Mehmet Atilla, Devrim Demiral, Hidayet Karakuş ve Yılmaz Mızrak, Yurttaş’ın edebiyata katkılarını ve bir döneme damgasını vuran Dönemeç dergisiyle ilgili yaşanmışlıklarını paylaştı. Rüçhan Gürel birkaç şiirini seslendirdi. Uzun yollar yolcusu Hüseyin Yurttaş’la Bekir Yurdakul’un söyleşisini salonu dolduran Yurttaş dostları keyifle izledi. Kimse onun ödüllerinden bahsetmedi. Oysa orada kültürlü, birikimli bir aydın, yazar, şair vardı. Eminim ki Hüseyin Yurttaş’ın erdemi, üretkenliği, insan adına, edebiyat adına çabaları anlatılırken gözden kaçtı diye düşünüyorum. “Her kadı kızının bir kusuru olur.” diyerek o ödülleri anımsatmak isterim.
Çankaya Belediyesi İlkbahar Ödülü Çocuk Şiir Birinciliği, Nevzat Üstün Şiir Başarı Ödülü(Sanayi Çarşısı,1980) Ömer Faruk Toplu Şiir Ödülü (Gecede Kanat Sesleri.1982) (Mansiyon), Ceyhun Atıf Kansu şiir Ödülü (Kod Adı Mansur.1992) Yunus Nadi Yayımlanmamış Şiir Ödülü (Kirli Tarih.1993) Cevdet Kudret Edebiyat Ödülü (Kirli Tarih.1994)
Hüseyin Yurttaş, salona sığmayan dostlarını elbette kolay biriktirmedi. Hüseyin Yurttaş kolay olunmuyor; çünkü o gerçek bir aydın. Somut düşünür, herkesin düşünce ve inancına saygı gösterir, insanlığın ve dünyanın daha iyi koşullarda olmasını sağlamak için gayret gösteren, sağduyulu, saygılı, bilime inanan, öğrenmeye açık, doğmalara kapalı, önyargısız hareket eden, düşünen, düşüncelerini paylaşan, okuyan, öğrenen, öğreten bir aydın, bir yazar. Tutarlıdır, evrenseldir, hümanisttir. Tabi ki aynı zamanda duyarlıdır. Farkındalık yaratmak için ne gerekiyorsa yapmaktan çekinmez. Gerçekçi, cesur ve güçlüdür. O, hayata tek bir pencereden bakmaz; kendini ve ufkunu geniş tutacak biçimde hayata tutunur belki de Yurttaş farkı budur. Her yurtsever gibi ulus adına, insanlık adına, çevre adına bu dünyada yaşanabilecek olumsuzluklara bir yurtsever aydın olarak kendini siper etmekten kaçmaz, yaşamı bu mücadeleler içinde geçmiştir. Ülke gündemini her aydın gibi yakından takip eder. Körü körüne bir şeye bağlanmaz, kendi seçimleriyle yaşar, düşünür bir aydın olarak sorumluluk bilinci taşır. Bu ülkenin sana, senin gibi düşünenlere ihtiyacı var.
Edebiyat adına, güzellikler adına iyi ki varsın Hüseyin Yurttaş.



Tarih: 27.05.2015 12:34