Engelsiz İzmir Kongre öncesi spor çalıştayı başladı...
Kasım 2016'da yapılacak olan Uluslararası katılımlı Engelsiz İzmir Kongresinin aşaması olan spor çalıştayında "Engelsiz Yaşam"ın mümkün olacağı vurgulandı...

Engelsiz İzmir Kongre öncesi spor çalıştayı başladı...


ENGELSİZ YAŞAM ANLAYIŞI

Özgür düşünebildiğimiz, sınırsız bakabildiğimiz,  kendimize benzemeyene yaklaşabildiğimiz, farklılıklarımızın hayata büyük bir değer kattığını görebildiğimiz, birbirimizden aydınlanıp birbirimizi aydınlatabildiğimiz, yapma ve yaratma cesaretine sahip olduğumuz, “engelli – engelsiz” ayrımını kaldırarak yaşayabildiğimiz ve kendimizi yetersiz hissetmediğimiz dünya “daha güzel bir dünya” olacaktır.

“Engel”, oluşturduğumuz yaşam tarzının ve koşullarının sonucudur.

Duyu organlarında veya zihninde yetersizlik ve kısıtlılık olan kişilerle bedensel özellikleri dolayısıyla hareket zorluğu çeken kişilerin “engelli” olarak tanımlandığı anlayış günümüzde değişmiştir. 

Herkesin engelli olduğu durumlar gündelik yaşamın bir gerçeğidir. Yapmamız gereken, herkesin kolay yaşayabileceği ve kendini yetersiz hissetmeyeceği bir yaşama düzenini sağlamaktır.

Olması gerekenden daha yüksek yapılmış kaldırımlar ve merdiven basamakları küçük çocuklar veya yaşlı kişiler için engel oluşturur.

Yaya yolları ve geçitler, yürümeye veya karşıdan karşıya geçmeye uygun yapılmadığında kullanılması güçleşmekte, kullanılamaz hale gelmekte, yaralanmalara hatta ölümlere yol açabilmektedir.

Mekânların uygun büyüklükte yapılmaması, zeminlerin kaygan olması, aydınlatmanın yetersiz olması herkes için zorluk oluşturur.

Kent tasarımları ve yaşama düzeni, insanların doğal ortamla ilişkisini koparmaktadır. İnsan-çevre etkileşimi, en iyi örneklerde bile ancak, “park ta oturup çevreye bakmak” veya “parkta yürümek” düzeyinde gerçekleştirilmektedir.  Toplumun kendi imkânlarıyla doğal çevre ilişkisi kuramayan çok büyük bir kesimi zorunlu bir “çevre engeli” ile karşı karşıyadır.

Bu örneklere fiziki, ekonomik, siyasal, toplumsal yönlerden bakılarak çok sayıda başka örnek eklenebilir. 

Yapmamız gereken, “anlayış ve farkındalık eksikliği” engelini aşarakherkesin kolay yaşayabileceği ve kendini yetersiz hissetmeyeceği bir yaşama düzenini sağlamaktır.

“En zor algılayan, en zor hareket eden, hayatı en zor olan kişiyi” düşünerek kuracağımız bir yaşam “engelli – engelsiz” ayrımını ortadan kaldıracaktır. İnsanlık olarak ulaştığımız gelişmişlik düzeyi, bilgi, donanım ve imkânlarla, “ileri-geri”, “üstün-vasat” ayrımı yapmadan bütün insanların “insanlık ailesinin saygın ve onurlu bireyleri” olarak yaşamasını sağlayabiliriz.

Bu yaklaşım, “yaşamak, öğrenmek, meslek edinmek, toplumsal yaşama bütün yönleri ile katılmak, kendini istediği gibi ifade edebilmek ve kendini istediği gibi gerçekleştirebilmek” gibi, insanın insan olmaktan kaynaklanan haklarına saygılı olmanın bir gereğidir.

İnsanları “Engelli – Engelsiz” olarak ayırmadan, bireyin kendi olarak var olabilme özgürlüğünü savunan bir demokrasi anlayışını ifade etmek üzere, İzmir 4. Uluslararası Heykel Çalıştayı da Engelsizmir Kongresi’yle ilişkilendirilmiş, Çalıştay yaklaşımı “Ben İnsan – Engelsizce, Ayrımsızca, Sınırsızca” olarak benimsenmiştir.


Tarih: 02.03.2016 15:13
Kaynak: Akad Haber Gazetesi

Editör: [email protected]